Parnas sözcüğü Yunanistan'da bir dağa verilen Parnassos adından gelir. Esin (ilham) perilerinin bu dağda bulunduğu, şairlerin bu bölgede yaşayıp şiirlerini yazdıkları öne sürülmüştür.
Parnasizm, 1886'da Fransa'da "Parnas" adlı derginin yayımlanmasıyla ortaya çıkan bir şiir akımıdır.
Parnasizm, realizmin şiire yansımış şeklidir. "Şiirde gerçekçilik"tir. Romantik şiire bir tepkidir.
İlkeleri
- "Sanat için sanat" ilkesi benimsenmiştir.
- Seçkin kişilere seslenmişlerdir.
- Dış gerçeği betimlemiş, "tasvirci şiir" anlayışını benimsemişlerdir.
- Duygudan çok düşünceye dayalı şiir anlayışını benimsemiştir.
- Ölçü, uyak ve ritim-müzik önemsenmiştir.
- Biçim güzelliğine önem verilmiş, biçimde kusursuzluk aranmış, en çok "sone" nazım biçimi kullanılmıştır.
- Şiirde yarar değil , güzellik aramışlardır.
- Mitoloji (Bir ulusa, bir dine, özellikle Yunan, Latin uygarlığına ait mitlerin, efsanelerin bütünü) ve egzotik temalar işlenmiştir.
Temsilcileri
Lisle
Prudhomme
J. Maria de Heredia
Banville
Coppee
Türk Edebiyatında Parnasizmin Temsilcileri
Tevfik Fikret
Cenap Şahabettin
Yahya Kemal Beyatlı
Kaynaklar
LYS Edebiyat, Limit Yayınları
10. Sınıf Türk Edebiyatı, Editör Yayınevi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder