- Din dışı divan şiirinin kurucusu ve ilk temsilcisi Hoca Dehhanî'dir.
- 13. yüzyılda yaşadığı düşünülen Hoca Dehhani'yi bazı araştırmacılar 14. yy sanatçısı kabul eder.
- Horasan Türklerinden olan Hoca Dehhanî, Selçuklu hükümdarı III. Alâaddin'in isteği üzerine Selçuklu Şehnamesi'ni yazdı. (Bu 20 bin beyitlik Farsça mesnevi günümüze ulaşmamıştır.)
- Anadolu'da edebiyat dili olarak kullanılan Farsçanın yanı sıra Türkçeyle ve aruz ölçüsüyle yazdığı, din dışı konuları işleyen gazelleriyle de dikkati çekti.
- Aruzu çağdaşlarına göre daha ustaca kullanan şairin ancak birkaç gazeli günümüze kadar gelebildi.
- Hoca Dehhani, ilk defa edebiyat tarihçisi Mehmet Fuat Köprülü tarafından tanıtılmıştır.
Gazel
1.
Sabreyle gönül derdine derman ire umma
Can
atma oda bîhûde cânân ire umma
2.
Gözün sadefinden nice dürdane dökersin
Şol
dişi güher dudağı mercan ire umma
3.
Gül vaslı dilersen ko bu feryâdı î bülbül
Gül
gonca bigi ağzı gülistân ire umma
4.
İncedise hecr ile karınca gibi belin
Firkât
niçe bir ola Süleyman ire umma
5.
Yakûb bigi hüzn ile katlan bir iki gün
Bir
gün haber-i Yusuf-ı Kenan ire umma
6.
Feryad ü figân itme î bülbül dahi ağzın
Yum
gonca bigi yine gülistan ire umma
7.
Maksûd anın kim ele düşvâr irişür
Yırtma
yakanı elüne âsân ire umma
8.
Ağyâr elinden sana bil şol yâr iremez
Âşkâr
ola bir gün pinhan ire umma
9.
Bu resme ki Dehhani durur şem' bigi zâr
Başdan
ayağa ömrüni pâyân ire umma
Günümüz Türkçesiyle
1.
Sabret gönül, derdine derman bulacağını sanma
Canını
boşuna ateşe atma, sevgilinin (sana) ulaşacağını umma.
2.
Gözün sadefinden ne kadar çok inci dökersin (ağlarsın)
O
dişi mücevher, dudağı mercan (gibi olan sevgilinin) sana erişeceğini sanma.
3.
Güle kavuşmayı dilersen, ey bülbül, bırak bu feryadı
Ağzı
gül goncası (olan sevgilinin), o gül bahçesine benzeyenin (sana) erişeceğini
umma.
4.
Belin ayrılık yüzünden karınca gibi inceldiyse
Ayrılık
ne kadar sürerse sürsün, Süleyman'ın erişeceğini umma.
5.
Yakup (peygamber) gibi (ayrılığa) bir iki gün üzüntüyle katlan
Bir
gün Kenanlı Yusuf'un (yaşadığı haberi gibi sevgilinin sana geleceği haberinin)
ulaşacağını sanma.
6.
Ey bülbül, ağlayıp sızlanma ağzını da gonca gibi yum,
O
gül bahçesine (benzeyen sevgilinin) sana erişeceğini sanma.
7.
(Sevgiliye kavuşma) ereği, ele zor geçer
Yakanı
yırtma (bununla) eline kolayca geçeceğini sanma.
8.
O sevgili, düşmanların (onu seven diğer âşıkların) elinden (kurtulup da) sana
ulaşamaz
Bu
açık bir gerçektir, bir gün onun gizlice geleceğini umma.
9.
Dehhani, böyle, mum (un damla damla erimesi) gibi gözyaşı dökersin
(Ağlayarak)
ömrünün sona ereceğini umma.
Kaynaklar
10. Sınıf Türk Edebiyatı, Palme Yayıncılık
LYS Edebiyat, Limit Yayınları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder